28 Ağustos 2010 Cumartesi

Buyuk Bulusma vol.2

Yine guzel bir gun daha.bu sefer mutlu ve cilli'nin de katilimiyla cok daha guzel.sunlara bakin Duru,Ceren,Lal her biri ayri telden..

27 Ağustos 2010 Cuma

arıyorum



2.el Fisher Price salıncak arıyorum.

oyn-uyuyorum




Oyuncaklarıyla oynarken yorulup uykuya dalan bir Ceren...

24 Ağustos 2010 Salı

Deneme 1-2-3

Telefondan post girmeyi gunlerdir arastiriyodum.nihayet basardim,hayirli olsun.

23 Ağustos 2010 Pazartesi

son takıntım



Birkaç yıldır devam eden beyaz saat modası sonunda beni de çekimine aldı.beyaz saat takan bayan gördüğümde hemen markasına bakmaya çalışıyorum çaktırmadan ama ne mümkün.nerden alıyolar,nerden buluyolar bilmiyorum.bir gün çekinmeyip sorucam.saatçiler de ise hep aynı tarz,deri kayışlı filan.

nihayet şöyle bi beyaz saat buldum.üzerindeki swarovskiler olsa mı olmasa mı bilemedim.ama kayışından eminim,işte tam istediğim gibi.

yine ebay'im geldi sanırım:)Guess'leri orada daha uygun gördükçe burada Guess mağazasının önünden bile geçesim gelmiyor.

takipteyim




Birçok blog takip ediyorum,hepsini zevkle okuyorum.Ama izlediklerim arasından öyle bi blog var ki yeni bir post girer girmez atlıyorum bloguna.ilk keşfettiğimde saatlerce okumuştum blogunu.sonra da mail atmıştım kendisine:)çoğu zaman 'vay be,kıza bak ne kadar çok kitap okuyor!' ya da 'amanın bu kadar sanat eserini nereden biliyor?' diyorum.bazen düşünüyorum 'hmm bi insan bu kadar entellektüel nasıl olur?' diyorum.bazen de geçmiş günlerde yaşadıklarından,anılarından bahsediyor ki gerçekten etkileyici.hele bi barbunya yazısı vardı ki,ben de baya bi eskilere gitmiştim.

Bir çok kişi biliyodur,takip ediyodur.hele aşk-ı memnu yorumları vardı ki sormayın gitsin.aman ne reklam yaptım yahu:) işte karşınızda Miss Müge ve worcestershire soslu diğer blogu.

18 Ağustos 2010 Çarşamba

Dublin'e yolculuk var



3 hafta sonra İrlanda'ya gidiyoruz bi aksilik çıkmazsa.Eşimin İskoçya-İrlanda ve İngiltere'ye karşı bi ilgisi,bi hayranlığı var.Londra'ya uygun tarihlerde bilet bulamadığımız için Dublin'e gitmeye karar verdik.şu ara bilgisyar başına oturdukça nerede ne yenir,nereler gezilmeli araştırıyorum.



Cliffs of Moher turu ve Wicklow turu düşünüyoruz ayrıca.Moher,İrlanda'nın en doğusunda.Denizle yamaçlar birleşerek mükemmel bi görüntü oluşturuyorlar.Fotoğraflardan gördüğüm kadarıyla:)Wicklow ise İrlanda'nın doğusunda,Dublin'le komşu.masalsı güzellikte bi doğaya sahip.PS I Love You filmini izlediyseniz,o filmin geçtiği muhit oluyo işte burası.Detayları hatırlayamadım,bi daha izleyeyim bari:)Bir de Leap Year izlenecek gitmeden önce.





Tarihini araştırıyorum,büyük patates kıtlığı,kanlı pazar,yok IRA :)

işin iginci,şu an bu postu hazırlarken telefonum çaldı ve sevgili müdürüm 12 Eylülde referandumda görevli olduğumu söyledi.O tarihlerde yurtdışında olacağımı söylediğimdeyse 'kimden izin aldın?' diye sordu!!Koskoca Milli Eğitim Müdürlüğünden izin almışım,vizemi bu izinle almışım.Hay Allah'ım gel de işe yüksek moralle başla!!

16 Ağustos 2010 Pazartesi

büyük buluşma

flaş flaş flaş!prettycool&poh poh perisi&cokoprenses buluştu.buluşmanın ayrıntıları az sonra!

tarih 13 ağustos cuma,yer Kanyon.
3 kız ve onların da 3 kızı buluştuk,fırsat buldukça konuştuk,kaynaştık.

çok yorulduk,bebekler bir an olsun durmadı,yemek yedirmediler ama ona rağmen nasıl deşarj olduk,nasıl ferahladık anlatamam.çok çok güzel bi gündü.zümrüt gözlü güzel pretty ile en mütevazi peri poh poh perisiyle zaman nasıl geçti anlamadım,gece yarısı anca ayrıldık birbirimizden.


Ceren,Duru ve Lal ablasını çok sevdi.muhabbetin sonuna doğru onları başbaşa bıraktı.

büyümüş de çorba içermiş.



Ceren 5 aylık oldu,inanamıyorum nasıl hızla geçiyo vakit,nasıl da hemen büyüyor doğan.
herşeyi anlıyor ya bu zamane bebekleri.hani çocuk diyip geçme.dinliyor,cevap veriyor,yüzüne dokunuyor,seviyor seni..




yavaş yavaş herşeyden yesin istiyorum.1 aydır meyvelerle aramız iyi.biraz da farklı bişi denemek istedim.dün ilk çorbasını yaptım.aldığım tariflerden aklımda kalanı uyguladım,ölçüler göz kararı:)

2 bardak su
1 küçük boy patates
yarım havuç
bir tutam pirinç
bir tutam kırmızı mercimek
yiyeceği zaman kasesine 1 tatlı kaşığı irmik ve zeytinyağı

süzgeçten geçirdim.afiyet olsun kuzuma dedim.



10 Ağustos 2010 Salı

ye kuzum ye




Ceren'in mama stoğu:)

yine eşim şu gün olduğu gibi elinde paketiyle geldi:)bu kez sevinen 'mama parasından yırttık' diyen bir baba ve 'yuppi,meyveye bayılırım' diyen bir bebek oldu.anne de içinden 'organik değil ama neyse' dedi..


konu açılmışken,biberon maması SMA ve milupa alıyorum.kavanoz mamalarında ise milupa ve hipp'in organiklerini.bebelac'ın 2.kalite olduğunu söylemişti doktorumuz,hediye geldi bunlar,napıyım geri mi göndereyim:)yesin arada:)biraz da hediye ederiz:)

'annecim' demek?


bikaç yerde denk geldim,çocuğuna annecim şeklinde seslenen annelere tepki gösteriyolardı.(uzaylı olarak bakıyolardı,öyle söyliyim).anlamadım,anlamak için çabaladım ama anlayamadım. çocuk gelişimi-eğitimi kitapları okumuyorum,hani orlarda mı yazıyo dicem:) ayrıntılardan farklı şeyler çıkarmıyorum.çocuğuma annecim diyorum,başkalarında duyduğumda da kulağıma itici bi söz olarak gelmiyor.hiç düşünmemiştim,dikkatimi çekmemişti bile!

anlayan,bilen varsa anlatsın lütfen.bilmemek değil öğrenmemek ayıp.haa eşim de babacım diyo hatta.varsa onun da sakıncası alayım.

hey Allahım,daha neler duyucam,öğrenicem bakalım..

2 Ağustos 2010 Pazartesi

bir anne nasıl çıldırtılır?


bir anne düşünün:

*haftaiçi dışarı çık(a)mıyor,

*haftasonu çıktıgında da yemek yiyip bi nefes alacakken bebeği uyanıp ağlamaya başlıyor,kucağında bebek,yemek yemeğe çalışıyor.

*öğleden sonraları huysuz bi bebekle akşamın olmasını ve kocasının gelmesini bekliyor,

*uyumayan bebeğinin kucakta gezinme ağlamalarıyla evde gün boyu turluyor,

*sürekli oyun isteyen bebeğiyle oynayıp konuşuyor,

*acıkıyor ama yiyemiyor,

*tuvaleti geliyor ama gidemiyor,

*susuyor ama içemiyor

ve çıldıyor...