15 Ağustos 2012 Çarşamba

Thun/Bern ve Emmental Peyniri:)


5. Gün:

İnterlaken'e veda edip batısındaki Thun şehrine doğru yola çıkıyoruz.



Zaten pazar sabahı,her yer kapalı ve de bomboş,bir de hava kapalı. İnsan kendini hepten yalnız hissediyor.





















Neyseki bir kaç tane açık cafe buluyoruz da kahvaltı için,açlık sorunumuz çözülüyor.







Thun'da şöyle bir tur atıp ünlü Emmental peynirinin yapıldığı Emmental bölgesi için yola çıkıyoruz.





Peynir yapım merkezine gidiyoruz:) Gitiğimizde ne görelim,sanki herkes burada. Nasıl kalabalık.




Doğal ortamlarında otlayan ineklerin sütü enfes! :) Hani Milka ineği vardır ya,boynunda çan,uçsuz bucaksız yeşilliklerde otluyor,işte o gerçek:)






Meşhur İsviçre İneği:)



Peynir yapımını görüp,sütümüzü-peynirimizi aldıktan sonra başkent Bern'e gidiyoruz. Bern,hem Bern kantonunun başkenti hem de İsviçre'nin.

Bern'deki yarımada Unesco tarafından Dünya mirası listesine alınmış,fotoğraf herşeyi anlatıyor,fazla söze gerek yok sanırım:)

resim alıntıdır

Pazar sabahı her yer kapalı,caddelerde sadece turistler:) Herkes oturacak bir yer arıyor,salak cafe sahipleri,bir sürü müşteriyi kaçırıyorlar:)
















Bern kelimesi ayıdan geliyormuş. Kantonda ayı simgeli bayraklar sıkça görebilirsiniz:) Bir başkent düşünün ki adı Ayı:))

 Simgesel olarak sanırım,bir kaç ayı koymuşlar park gibi bir yere,çoluk çocuk onlara bakıyor.Ne eğlenceli değil mi?:) Allah'ım yarebbim adamların başka işi kalmamış. Gerçi pazarlamayı bizden iyi bildikleri kesin.







Görmüş olduğunuz üzere,Einstein burada ikamet etmiş.





Rivayete göre Einstein, izafiyet kuramı üzerinde çalışırken evinin penceresinden bu Zytglogge saat kulesine bakarak ilham almış.













Bern'de gezip Bulle'deki otelimiz için yola çıkıyoruz. Giderken yol manzaraları:




Yine İbis Hotel'i tercih ediyoruz ama o da ne tarlaların ortasında bir yer:) Ama bakıyoruz otel nasıl kalabalık,herkesin bagajda bisikletler.Sanırım bisiklet gezisi için ideal bir bölgeymiş.



Yemek yemek için 5 dk uzaklıktaki Bulle kasaba merkezine gidiyoruz.




Ne pazar günüymüş be arkadaş diyorum. Nerde bu millet?!



Parkta küçük bir adamla karşılaşıyoruz,sanki 40 yıllık arkadaşlar,sarılıyorlar birbirlerini görür görmez:)



Artık yoruluyoruz,otelde dinlenmeye çekiliyoruz.

Yarın Fransız etkisindeki bölgedeyiz: Cenevre-Lozan-Montrö-Vevey

10 Ağustos 2012 Cuma

İnterlaken/ Alpler (Mürren/Wengen) / Brienz


 4.Gün:

İnterlaken'de güne başlıyoruz. Bugün heyecanlıyız çünkü Alplere çıkacağız.


Kahvaltıya gitmeden önce kaldığımız yerin çevresini gündüz gözüyle bir görelim diyoruz :)








Bu yollardan geçerek,



Köprüleri aşarak,



Parklardan geçerek,




İnterlaken tren istasyonuna geliyoruz 10 dakikada. Bugün arabayı bırakıyoruz otelde,dünkü heyecan yeter,dağlara trenle çıkacağız:)




Ama önce Coop markette bir oturup kahvaltımızı edelim.



Her yerde Coop market var ve vakit buldukça bu marketlere girdik. En büyük zevkimizdi eşimle marketi gezmek:) Bu büyüteçler de ilginç geldi,e yaşlı nüfus çok, dedeler 'içindekiler' kısmını göremeyebilirler:)




Ve ünlü kayak merkezi Mürren'e çıkmak için önce trene biniyoruz. Trende çocukları ile dağda yürüyüşe çıkmış bir babaya rastlıyoruz. Bizde montlar, çocuklarda tişört. Ellerine de almışlar birer sopa. İşte çocuklar nasıl yaşayarak öğreniyorlar.Özeniyoruz.




Trenden inip altta gördüğünüz teleferikle yukarı çıkıyoruz,ordan bir kez daha trene binip Mürren'e çıkıyoruz. Heyecanlı bir yolculuk geçiriyoruz yine:)



Ceren teleferiğe bayıldı. Çok yüksekteyiz anne diye bağırdı:)












Şu otele Ceren biraz büyüyünce kış mevsiminde gelmek istiyorum:)




















Temiz hava çarpıyor,biraz dinlenelim diyoruz. Bir kafeye oturuyoruz.





Ceren eziyet edecek ya illa, boyama istiyor.Yanıbaşımızdaki Coop saolsun hemen kalem defter alıp geliyoruz.Tatilde çocukla rahat etmenin sırrı bir dediğini iki etmemek:))



























Jungfraujoch'a yani  Avrupa'nın zirvesine (yaklaşık 3500 m) çıkış için tren seferi var. Yaklaşık 350TL:) Düşündüm çıkmayı ama gidiş 2 saat dönüş 2 saat eşim Cerenle baş başa kalamazdı o kadar süre. Cerenle de çıkılmazdı. Neyse o da kalıversin dedim:)



Mürren'in tam karşı dağındaki kayak merkezi Wengen'e trenle geçtik.









Manzaralı park:)







İşte o meşhur dağlardan akan şelaleler:))




Ve yeryüzüne inip Brienz'e gidiyoruz. Göl ha-ri-ka! Lugano da neymiş peh diyorum.
























Otelimize dönüyoruz. Cerenle nehir kenarında dolaşalım biraz diyoruz,dönüşte bir bakıyoruz meğer bir parkımız varmış:) İspanyol çocuklarla oynuyor, çocukların ortak bir oyun dili var, bunu anlıyorum.




Ve İnterlaken'deki son gecemizi geçiriyoruz. Yarın bu güzel şehri bırakıp başkent Bern'e gidiyoruz.